İzmir Büyükşehir Belediyesi, küratörlüğünü müellif, sanatçı Nihat Özdal’ın yaptığı Memleketler arası Dokuma Bienali’ne konut sahipliği yapacak. 2 Eylül-24 Kasım tarihlerinde ziyaretçilerini ağırlayacak bienal Türkiye için bir birinci olacak. Dokumacılık dalıyla ismini duyurmuş İzmir’e Dokuma Bienali’nin çok yakışacağını söyleyen Lider Tunç Soyer, “İzmir Dokumacılık Bienali dünyaya kıymetli bildiriler veren sıkı bir başlangıç yapacak. Kumaşın farklı taraflarının sanatkarlar tarafından yorumlanacağı bienale hem yerli hem de yabancı ziyaretçilerin ilgisi ağır olacak” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye ve dünya sanat tarihine ismini yazdıracak bir bienali sanatseverlerle buluşturmaya hazırlanıyor. Küratörlüğünü sanatçı Nihat Özdal’ın yaptığı Memleketler arası Dokuma Bienali 2 Eylül’de kapılarını açacak. 24 Kasım’a kadar açık olacak stantlarda, 25 farklı ülkeden 61 iştirakçi yer alacak. Eserler Atlas Pavyonu, Pakistan Pavyonu, Efes Antik Kenti, Namazgâh Hamamı, Carfi Konağı, Etz Hayim Sinagogu, Alga ve Vakıflar Konağı’nda sergilenecek.
İZFAŞ mesken sahipliğinde yapılan, dokumacılık ile bağlı fuarlarda bienal ile ilgili konuşmalar ve atölyeler yapılacak Dokumacılık kesimiyle ismini duyurmuş İzmir’e Dokumacılık Bienali’nin çok yakışacağını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, “İzmir Dokumacılık Bienali dünyaya kıymetli bildiriler veren sıkı bir başlangıç yapacak. Kumaşın farklı istikametlerinin sanatkarlar tarafından yorumlanacağı İzmir Dokumacılık Bienali Türkiye için de bir birinci olacak” dedi.
Tekstilin gücünü ve derinliğini tecrübeyle fırsatı sunacak
Bienal yerlerine dağılacak biçimde sergiyi 3 tema altında toparladıklarını söz eden küratör Nihat Özdal, “Yavaşlık ve Vakit, Dokunuş ve His, Temas ve Sürdürülebilirlik çatısı altında yapıtları ziyaretçilerle buluşturacağız. İzmir’de Ulucak Höyük’te bulunan 8 bin yıllık dokuma gereçleri, kentin tarihte en eski dokuma merkezi olduğu istikametinde güçlü kalıntılara işaret ediyor. Kumaşlar, toplumların yaşayışından sanatına, mitolojilerinden inanç sistemine pek çok bilgiyi barındırır. Bir kumaşa sarılarak dünya ile buluşan insan yeniden bir kumaşa sarılarak öteki dünyaya yolcu edilir. Doğumda ve vefatta yanımızda olan tek gereç kumaştır. Arkeolojik olarak dokumacılık tarihinde güçlü bir imajı olan İzmir, bugün de hem fuarları, hem bu alanda faaliyet gösteren firmaları ile değerli bir merkez olmaya devam ediyor” dedi.
Yavaş dokumacılık hareketi
Tekstilin insanoğlunun varoluşundan beri günlük ömrün ayrılmaz bir kesimi olduğunu belirten Nihat Özdal, “İpliklerin, kumaşların ve dikişlerin etkileyici bir kombinasyonu olan dokuma sanatı, estetik pahasının yanı sıra derin manalar da taşır. Yavaş dokuma hareketi ise günümüzde süratle yayılan bir ideolojidir. Bu bienal, dokumacılık sanatının yavaşlık ve ilişki temasını keşfetmek ve izleyicilere dokumanın gücünü ve derinliğini deneyimlemek için bir fırsat sunuyor” diye konuştu.
İzleyicileri etkileyici bir seyahate davet ediyor
Tekstil Bienali, dokuma sanatının yavaşlık, dokunuş ve irtibat temalarını keşfetmek için bir platform sunacak. Temasının “Yavaşla, Dokunuşa Odaklan!” olduğu bienalde sanatkarların el emeği ve itinayla yaratılan yapıtları, izleyicilere dokumacılığın gücünü ve manasını yine hatırlatacak. Stant, yavaşlık hareketinin pahalarını yansıtan sürdürülebilir ve etik uygulamaları da vurgulayacak. İzleyiciler, dokunarak, gözlemleyerek ve düşünerek dokumacılığın varlıklı dünyasına adım atacak. Bu bienal, dokumacılık sanatının derinliklerine inmek, yavaşlık ve ilişki kavramlarını anlamak isteyen herkes için bir tecrübe sunacak.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
